Hayvan Çiftliği - George Orwell - Can Yayınları- m

İngiliz yazar George Orwell, ülkemizde daha çok Bin Dokuz Yüz Seksen Dört adlı kitabıyla tanınır. Hayvan  Çiftliği, onun çağdaş klasikler arasına girmiş bir diğer çok ünlü eseridir. 1940'lardaki "reel sos­yalizm"in eleştirisi olan bu roman, dünya edebiyatında yergi türünün başyapıtlarından biri olarak kabul edilir.

Distopik romanlarıyla ünlenen İngiliz Yazar George Orwell tarafından 1945 yılında yayımlanan Hayvan Çiftliği adlı roman, masalsı atmosferinin altında derin bir sistem eleştirisi barındırıyor. Fabl türünde kaleme alınan eser, yazarın 1984 adlı romanıyla birlikte en geniş kitlelere ulaşan yapıtları arasında yer alıyor. Ön yüzünde bir çiftlik ve içinde yaşayan hayvanları konu edinen roman; devletleri, yönetim biçimlerini ve toplumları sembolik olduğu kadar sade bir anlatımla ele alıyor.

Orwell’in çağdaş klasikler arasında değerlendirilen Hayvan Çiftliği romanı, dünya edebiyatının en dikkat çekici hiciv romanları arasında bulunuyor. Romanının alt metninde birden fazla yönetimin olumsuz yönüne yer veren yazar, ana temasını sosyalizm eleştirisi üzerine kuruyor. Orwell, ideoloji bakımından kendisi de sosyalizme eğilimli olmasının yanı sıra romanında totaliter yönetime meydan okuyor.

Hayvan Çiftliği'nin başkişileri hayvanlardır. Bir çiftlikte yaşayan hayvanlar, kendilerini sömüren insanlara başkaldırıp çiftliğin yönetimini ele geçirir. Amaçları daha eşitlikçi bir topluluk oluşturmaktır. Aralarında en akıllı olan domuzlar, kısa sürede önder bir takım oluşturur; ama devrimi de yine onlar yolundan saptırır. Ne yazık ki insanlardan daha baskıcı, daha acımasız bir diktatörlük kurulmuştur artık. George Orwell, bu romanında tarihsel bir gerçeği eleştirmektedir. Romandaki önder domuzun, düpedüz Stalin'i simgelediği açıktır. Diğer kahramanlar gerçek kişileri çağrıştırmasalar da, bir diktatörlük ortamında olabilecek kişilerdir.

Kitabın olay örgüsü, Bay Jones adlı bir adamın sahip olduğu Beylik Çiftliği’nde geçiyor. Bay Jones tarafından kötü davranılan hayvanlar, bu durumdan son derece rahatsız oluyor. Bir gün çiftliğin bilge domuzu Koca Reis, hayvanları örgütlüyor ve onlara devrim fikrini açıklıyor. Çok geçmeden Koca Reis öldürülüyor ancak sözlerini hayvanlara miras bırakıyor.

Bir gün hayvanlar, yemlerinin verilmediği gerekçesiyle kendilerinin de beklemediği bir şekilde isyan ediyor. Hayvanların bu ayaklanması üzerine Bay Jones ve diğer insanlar çiftliği terk ediyor. Böylelikle ideallerine yerleşen devrimi gerçekleştiren hayvanlar, işe ilk olarak çiftliğin adını değiştirmekle başlıyor. Adı artık Hayvan Çiftliği olan bu yerin yönetimini ise domuzlar üstleniyor.

Napolyon ve Snowball adlı iki domuzun önderliğinde idare edilen çiftlikte başta her şey yolunda ilerliyor. Hayvanlar, bu iki domuz önderliğinde yeni kanunlar oluşturup buna göre yaşamaya başlıyor. Ancak zaman geçtikçe işlerin rengi değişiyor ve iki lider arasında anlaşmazlıklar baş gösteriyor. Hayvanların eşitliği üzerine kurulan yeni yönetim biçimi, istenenden çok farklı bir boyut kazanıyor.

Altbaşlığı bir peri masalı olan Hayvan Çiftliği, bir masal anlatımıyla yazılmıştır; ama küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değil, çarpıcı bir politik taşlamadır.

 

Yasaklanma Nedeni
1945 tarihli fabl tarzındaki siyasi roman Stalin'i ve ülkesini hicvediyordu. Bunu dikkate alan ABD ve İngiltere 2. Dünya Savaşı sırasındaki müttefikleri Stalin'i gücendirmemek için savaşın en kritik döneminde kitabı basmamayı tercih ettiler. Afrika'da yozlaşmış bazı liderler kitapta anlatılanları üzerlerine alındığı için 1991'de Kenya'da da yasaklandı.